Merhaba

Kartpostallar bilmem kaçıncı taşınmada atılmış, mektuplarsa sararmış hala direniyor..

26 Aralık 2010 Pazar

Şiir diyemem aforizma belki

Gitmeli
Alıp başını,silip yaşını
Ve koparıp ağacını kökünden
gitmeli işte
öylesine...
Tek sen ve ağacın
Gölgeni ardından bırakıp
gitmeli,gitmeli.
Geriye dönüp bakmadan
Adımların hızlanmadan,
Yavaş ve sessiz gitmeli işte
öylesine.
Bir düşte,bir yitişte
gider gibi
Alıp başını gitmeli.
Yorulmadan,korkmadan gitmeli.
Güneş tam ardında artık
Ağacın da yanında
kim tutar seni
gitmeli  hadi
git kendine,bul kendni
git,git git..

Zarfı Açıyorum

1. Lise Öğrenci Kimliği: Fotoğraf yerinden kurtulmuş yan dönmüş durumda ama şeffaf kabından çıkamamış. Otobüste öğrenci olduğumuzu belgelemek için kullanırdık sanki üzerimizdeki o koyu renk üniformamızdan belli olmuyordu ya.
2. (Bir kimlik daha) Dershane kimliği: Sınav kaygısı yüzüme yansımış oldukça somurtmuşum.
3. Dört Tane Kartpostal: Turistlik yerlere ait yazılmamış, gezilip görüldüğü kanıtlansın diye alınmış belli ki.
4. Ve daha bir sürü kağıt: Arkadaşlarımla derslerde karaladığımız yazışmalar, Gönderemediğim mektuplar, yemekhane fişi, bagaj fişi..

Ufak anı kırıntıları işte..

En Zoru Başlamak

Evet...Karşımdaki bu tek pencereye bakarak arkasındaki yüzlere ulaşabilecek miyim bilinmez.